İnsanların Dünyasına Yakından Bakan Adam: ARA GÜLER
Ben insanların dünyasına yakından bakan adam. Yitirilmiş renkleri ararım insan ifadelerinde. Ben, ARA GÜLER. Hayatım 16 Ağustos 1928’de başlıyor. Saat altıyı on altı geçe. Babam, 1915’te Şebinkarahisar’dan sürülen Dederyan sülalesinden sağ kalan tek kişi olmasını İstanbul’a eğitim almaya yollanmasına borçlu. Adı, Dacat. Annem Mısır’ın köklü ailelerinden birinin kızı.Adı, Verjin. Benim Adımı, “Yakışıklı Ara” olarak bilinen Ararat Kralı Ara Geghetsik’ten alıyorlar. Göbek adım dedem Mıgırdıç’tan.
“Müderris” Bir Âlim: Beşiktaşlı Yahya Efendi
Kübra ŞAHİN
Beşiktaşlı Yahya Efendi 1495 yılında Trabzon’da doğmuştur. Şiirlerinde “Müderris” mahlasını kullandığı için bu isimle de anılan Yahya Efendi, döneminde “Molla Şeyhzade” ismiyle de bilinirdi. Babası Şâmî Ömer Efendi, annesi Afîfe Hatun’dur. Bazı kaynaklarda babasının Amasyalı olduğu söylenir.
Kızıl Saçlı Deli: Vincent Van Gogh
Esma ÖZALP
Vincent Van Gogh… Neler hissettiniz bu ismi okuyunca? Akılınızda, hayalinizde ne belirdi? Sanat mı, aşk mı, kesik kulak mı, sarı mı, tarlalar mı, ayçiçekleri mi, yoksa delilik mi? Evet Delilik! Ama nasıl bir delilik?
Bir Distopyanın İçinde Yaşamak: Federico Garcia Lorca
Gözdem ÖZALP
Benim şehrim Granada. Portakal kokuları, zil, şal ve gül… Granada benim şehrim. Bu yüzden meydan okurcasına döndüm. Her dönüş bir vazgeçişti belki. Ben kendimden vazgeçtim. Bir şiirim var: Süsme ve Ölüm. Kaderimi yazdım öyle geldim.